Öfkeyi anlamak
Çocuğunuz, kararlılığınızı sınama aşamasından geçiyorsa ve siz, öfkenizi kontrol edemeyeceğinizden korkuyorsanız "soğukkanlı olmayı" öğrenmeniz, kendi kendinize ilişkideki yetişkinin siz olduğunu hatırlatmanız gerekir. Çocuğunuzun söylediklerinin ve yaptıklarının gelişmekte olan bir kişilikten geldiğini, onun davranışlarını olumlu bir biçimde şekillendirme konusunda bir sorumluluğunuz olduğunu unutmayın.
Çocuğunuzun sizinle çok ilkel ve duygusal bir biçimde ilişki kurduğunu görüyorsanız (sırf rahatsızlık ya da öfkeyle değil, ondan gerçekten de hiç hoşlanmamanıza neden olan biçimde) kendi kendinize şöyle demelisiniz: "Aslında sadece gelişmekte olan, nasıl olunacağını, nasıl davranılacağını öğrenmeye çalışan birinden nasıl hoşlanmayabilirim? Burada ne görüyorum?" Gördüğünüz şey, çocuğunuzda yansıyan, kendiniz hakkında sevmediğiniz ya da sizi rahatsız eden bir şey olabilir.
Bir noktada kontrolünüzü kaybedebileceğinizi hissediyorsanız, öfkenize hakim olabilmek için biraz yardım alın.
Kendi kendini gerçekleştiren kehanet
Her zaman yaramaz, başarısız, sorun ya da daha kötüsü olmakla nitelenen bir çocuk beklentileri "karşılamamaya", kendine daha az saygı duymaya başlar. Burada aldıkları mesaj, sevilmedikleri, istenmedikleri, hiçbir şeyi doğru yapamayacaklarıdır. Sonu gelmeyen eleştiriler yalnızca aranızdaki ilişkiyi değil, çocuğunuzu da olumsuz etkiler.
Övmekle kötü davranışları görmezden gelmek el ele gider. Biri olmadan diğeri bir işe yaramaz.
Ağırlığı hissettirmek
Ağırlığını hissettiren bir anne baba, kendi becerilerine ve çocuğunun saygısını kazanacağına inanan özgüvenli bir anne babadır. Ağırlığını hissettirmek saldırgan olmakla aynı şey değildir: Çocuğunuza zorbalık yapıp onu korkutup boyun eğmeye zorlamakla değil, isteklerinizi açık ve kesin bir ses tonuyla, çocuğunuzun yapmasını istediğiniz şeyi onun kolayca anlayabileceği bir şekilde ifade etmekle ilgilidir.
Ne demek istediğinizi tam olarak ifade edecek şekilde konuşun: Otoriter bir ses tonu kullanın.