CANLI YORUMLAR
AHMET ONUR ÜNNÜ
AHMET ONUR ÜNNÜ
Psikolog

SORULARINIZ VE YANITLARI 11

Sizden gelenler
12.06.2012

Bazen çok mutluyum bazen dibe vuruyorum

Rumuz asosyal: Her şey üstüme üstüme geliyor napıcam bilmiyorum 1 aydır çok kötüyüm. Eşimi kıskanmakla başladı, kendimi hiç beğenmiyorum dişlerim kötüydü şimdi onları yaptırıyorum ama ona rağmen çok gelgitlerim var, bazen çok mutluyum bazen dibe vuruyorum. Nedenlerini bilmiyorum hiç arkadaşım yok. Sosyal olarak çok içe kapanık bir çiftiz. Bir insana güvenipte bir şey anlatmaya korkuyorum sanki insanlar hep benden konuşuyorlarmış gibi geliyor boğazımda devamlı bir düğüm var ağlamak istiyorum NE OLUYOR BANA ya ben çok güçlüydüm hiç böyle şeyler yaşamadım ne yapacağımı şaşırdım. Eşimi çok seviyorum ve ondan ayrlmak da istemiyorum. Belki de her şey bundan oluyor. Ne yapmalıyım?

Merhaba Asosyal; Anlattıklarınızdan anladığım kadarıyla duygu durumunuz mutlulukla, dibe vurma gibi aşırı iki uç arasında değişebiliyor. Şu sıralar; azalan kendine güven, kendinden kuşku duyma, yorgunluk, bitkinlik, enerjisizlik, ilgisizlik, keyifsizlik gibi olumsuz duygular yaşıyor gibisiniz. Sıkıntı ve sorunlarınızın doğrudan evliliğinizle ilişkili olduğunu düşünmüyorum. Tariflediğiniz sorunları geçiştirmeyin, önemle üzerinde durun. Size önerim en kısa sürede uzman bir psikiyatristten yardım almanız yönünde olacaktır.

***

Mutlu olmak için görmezden mi geliyim?

Zeynep Gökşen: Merhaba. Ben 8 yıllık evliyim. 30 yaşındayım. Eşimi çok seviyorum, onun da beni sevdiğini düşünüyorum. Ama onu çok kıskanıyorum. Aslında kıskanmak değil de sadece benim sevmediğim, istemediğim şeyleri yapmasından hoşlanmıyorum. Ona güzel güzel anlatıyorum, bak birbirimize saygı duyuyorsak birbirimizin hoşlanmadığı şeyleri yapmamalıyız diyorum o da haklısın hayatım diyor ama hemen bunu unutuyor. Sonra kavga ediyoruz, bir şekilde gönlümü alıyor ama yine de içimde yaptıklarını hep biriktiriyorum. Sürekli mutlu olalım diye kendimi değiştirmeye çalışıyorum. Onun hoşlanmadığı, sinirlendiği şeyleri yapmamaya özen gösteriyorum ama aynı özveriyi ondan göremiyorum. Sizce ben ne yapmalıyım? Mutlu olmak için görmezden mi geliyim, kendimi değiştirmemeli miyim?

Merhaba Zeynep Hanım; Öncelikle eşinizle, ilişkinizde yaşadığınız sorunları teker teker belirleyin, ancak öncelikle her ikiniz için de önemli olan sorunlardan başlayarak yola çıkmanızda fayda var. Birinizin sorun saydığı konu ya da olay diğeri için sorun olmayabilir. Evlilik çiftlerin hem beraber, hem de tek başlarına mutlu olmaya çalışmalarıdır. Evliliğinizde her şeyi tek başınıza kontrol etmekten vazgeçmeye çalışın. Değiştirmek veya düzeltmek istediğiniz konularda eşinizle beraber hem karar birliğinde, hemde işbirliğinde bulunmanızda fayda var. Tüm konularla ilgili beklenti ve düşüncelerinizi eşinizle açık bir dille konuşmanız ve onun düşüncelerini ve duygularını dinlemeniz yararlı olabilir. Böylece, birbirinizden beklentilerinizi ortaya koymanız kolaylaşır. İki insanın her konuda tamamen aynı fikirde olması ve anlaşması mümkün değildir. Birbirinizden farklı iki insan olduğunuzu ve farklı kişiklere sahip olduğunuz aklınızda tutun, her konuda anlaşmak zorunda değilsiniz. Eşler birbirleriyle  konuşurken özellikle genellemelerden, yıkıcı eleştirilerden ve işi yokuşa sürme vb. olumsuz davranışlardan kaçınmalıdırlar. Değişim genellikle zaman ve sabır gerektirir. Size önerim bir aile ve çift terapistinden yardım almanız yönünde olacaktır.

***

Ders çalışmıyor, konsantrasyonu çok bozuk.

Rumuz erkekannesi: Merhaba Onur Bey, 9 yaşında bir oğlum var, tek çocuk. Güzel giden bir aile yaşantımız var. Ancak çocuğun okuluyla ilgili çok ciddi sorunlarımız var. Ders çalışmıyor, konsantrasyonu çok bozuk. Okulda da derslere çok ilgisiz bir çocuk olduğunu söylüyor öğretmeni. Yani arkadaşları ile ilişkileri çok güzel, aktivitelere eşlik ediyor, oyunlar oynuyorlar ama dersleri inanılmaz zayıf. Kitabın yüzünü açmak istemiyor. Türlü oyunlar, ödüller öne sürsekte olmuyor. Ne yapmalıyız?

Merhaba Erkekannesi; Anladığım kadarıyla oğlunuzun akademik başarısı ile ilgili yoğun endişe yaşıyorsunuz. Çocuklarda akademik başarısızlık, duygusal sebeplerden ya da bilişsel sebeplerden kaynaklanıyor olabilir. Öte yandan, pek çok çocukta, her iki durumun da bir arada bulunmasına oldukça sık rastlanır. Ev ödevlerinin asıl değeri çocuklara kendi kendilerine çalışma tecrübesi kazandırmasıdır.  Oğlunuzun ev ödevlerini yaparken yanında bulunarak ona destek verebilir ve ödevlerini doğru ve düzgün yaptıkça ona pozitif uyaranlar vererek (ödevlerini çok güzel yaptın, aferin...) onu ders çalışmaya ve ödevlerini yapmaya özendirebilirsiniz. Ancak size önerim, oğlunuzun yaşadığı bu durumun önemle üzerinde durmanız ve akademik başarısızlığın altında yatan sebepleri daha iyi kavramak için bir profesyonelden yardım almanız. Bir çocuk psikoloğu ya da pedagog, sizinle yapacağı ön görüşmenin ardından, bazı uygulamalar yapacak ve yaşanan durumla ilgili daha sağlıklı bir değerlendirme yapacaktır. Değerlendirmeler sonucunda, oğlunuzun eğitsel olarak desteklenmesine, terapi görmesine ya da her ikisine birden karar verilebilir.

***

Çocuğumun konuşma problemi mi var?

Rumuz çaresizanne:  Merhaba Ahmet Bey, benim 12 yaşında bir oğlum var. Küçüklüğünden beri utangaç bir çocuk. Bir ortamda sosyal bir çocuk değil. Yani; yeni, tanımadığı bir ortama girse hemen utanıyor, dili tutuluyor ve kekeleyerek konuşmaya başlıyor. Biz başa kaldığımızda oğlum gayet güzel konuşuyor, kendini ifade ediyor. Zamanla geçer diye düşündük ama geçmedi. Kendi de bu durumdan utanıyor, kızlar beni beğenmiyor benle dalga geçiyorlar diyor. Ne yapmalıyız? İlaç kullanmamız mı gerekiyor?

Merhaba Çaresizanne; Anlattıklarınızdan anladığım kadarıyla oğlunuz sıkıntı veren çevrelere girdiği zaman, stres altında kaldığında veya kaygılandığı zaman kekelemeye başlıyor. Genellikle kekemeliği başlatan stres ve korkudur. Ancak bazen kekemelik, fizyolojik ve nörolojik sebeplerden de kaynaklanıyor olabilir. Sizin de belirttiğiniz gibi oğlunuz kendini güvende (sizinle başbaşa iken) hissettiği ortamlarda rahat ediyor ve kekelemiyor, bu durum bana, oğlunuzun kekeleme sorunun daha çok psikolojik olduğunu düşündürüyor. Bu sorunun sebebini araştırmak ve bu soruna çözüm bulmak için, bir profesyonelden yardım almanız gerektiği kanaatindeyim. Çocuk psikiyatristleri ya da çocuk psikologları, kekeleme sorununda başvurulabilecek doğru adreslerdir. Sorunun adı bir profesyonel tarafından konulduktan sonra, doğru yaklaşımla, bu sorunun üstesinden gelinebilir.

***

Kızım babasına çok düşkün.

Seçil Eren: Merhaba Sevgili Ahmet Onur Ünnü Bey. Ben 35 yaşındayım. Özel bir bankada çalışıyorum. 5 yaşında çok güzel bir kızım var. Eşimde özel bir şirkette çalışıyor. Kızım eşime inanılmaz düşkün. Yanından bir an olsun ayrılmak istemiyor. Akşam eve gelmemizi dört gözle bekliyor. ben sadece onun ihtiyacı olan şeyleri yapıyorum ama tüm ilgisi babası üzerinde. Eşim de biraz dinlenmek istese, maç ya da tv izlemek istese rahat bırakmıyor. Nerdeyse babası ile yapışık yaşıyor. Arkadaşlarımız geldiğinde sonuçta biz kadınlar birlikte oturuyoruz, erkekler maç keyfi yapıyor ama benim kızım erkeklerle oturuyor, sırf babasının yanında olabilmek için.  Benim için bu sorun değil, elbette babası ile güzel geçinmesi, onu sevmesi güzel bir şey ama ben ileri hayatını etkilemesinden çok endişeleniyorum. Acaba biz mi abartıyoruz. Bir psikologa gitmek için erken mi? Nasıl davranmalıyız?

Merhaba Seçil hanım; Kızınızın içinde bulunduğu yaş dönemi göz önünde bulundurulduğunda, babasına karşı iligisinde bir artış olması beklenmeyen bir durumdur diyemeyiz. Ancak, her çocuğun, anne ve babasıyla olan ilişkisel hareketliliği kendisine özgüdür. Bir psikoloğa gitmek için erken diye düşünmeyin. İmkanları el veren her anne-baba, bebeklik çağından itibaren, çocuğun ruhsal ve zihinsel olarak değerlendirilmesi için ve anne-baba olarak bilinçlenmek için psikologlara başvurabilirler. Çocuk psikologları ve pedagoglar, bu ihtiyacı karşılamak için uzmanlaşmış profesyonellerdir.

 

Bu sayfada yer alan tüm soru-cevaplar okurların izniyle yayına alınmıştır.

Yorum Yaz

Yasal Uyarı:Bu iletişim platformunda yorum yazanların, bilgi ve düşünce paylaşanların veya herhangi bir kanaldan site veya ziyaretçileriyle iletişim kuranların görüş ve düşünceleri, site editörlerini, modaretörlerini ve site hazırlayıcılarını bağlamamaktadır. Bu görüş ve düşüncelerin sorumluluğu tamamen ilgili kişilere aittir. Sitemizde reklam unsuru içeren yorumlara ve yönlendirici linklere yer verilmemektedir. Yorumlarınızı yazarken lütfen bunu dikkate alınız. Aksi halde iletileriniz yayından kaldırılacaktır.
Adınız:
Soyadınız:
Email:
Sikayet & Öneri:
Talebinizi Seçiniz :